Hoş Geldin, Ziyaretçi!

Forum içeriğine ve tüm hizmetlerimize erişim sağlamak için foruma kayıt olmalı ya da giriş yapmalısınız. Foruma üye olmak tamamen ücretsizdir.

Kan şekeri düşüklüğü (hipoglisemi)

OPeNcil

Member
Katılım
7 Kas 2019
Mesajlar
109
[h=2]Hipoglisemi[/h][FONT=&quot]Düşük kan şekeri hastalığı olarak bilinen hipoglisemi, hayati sorunlara yol açabilir ve insülin kullanan herkeste görülme ihtimali mevcuttur. Kan şekerinin ayarı son derece önemlidir. Hipoglisemi tedavisine geç kalınması bilinç kaybı ve hatta ölüme neden olabilir. Sinsi ve kontrol edilemez bir hastalık olması nedeniyle tehlikelidir ve her an tetikte olmanız gerekir. Düzenli beslenme ve minimum şeker tüketimi ile hipogliseminin önüne geçebilir.[/FONT]
[h=2]Hipoglisemi nedir?[/h][FONT=&quot]Kandaki şeker oranının aniden 70 mg/dl’nin altına düşmesine hipoglisemi denilmektedir; pankreasın aşırı insülin salgılaması sonucu oluşur.[/FONT]
[FONT=&quot]Hafif, orta ve ağır olmak üzere üç farklı şekilde sınıflandırılabilir.[/FONT]
[h=2]Hipoglisemi belirtileri nelerdir?[/h][FONT=&quot]Açlık, titreme, huzursuzluk, göz kararması, terleme, dil ve dudakta karıncalanma, solukluk ve çarpıntı gibi yakınmalar hafif hipoglisemiye işaret eder ki; bu durumdaki birey şeker alarak kan şekerini normal seviyeye çıkarabilir. Baş ve karın ağrısı, solukluk, bulanık görmeye başlama, konuşma zorluğu, uyuşukluk, terleme, taşikardi (kalp atım hızının artması) orta şiddetteki hipoglisemiye işaret ederken ağır hipoglisemide şeker düzeyi 50 mg/dl’nin çok daha altına düşer ve beynin şekersiz kalması sonucunda bilinç kaybı oluşabilir. Bu noktada tıbbı bir müdahale şarttır. Belirtileri taşıyan bir kişinin hasta olup olmadığının anlaşılması için hipoglisemi testi yapılması gerekir. Bu test sırasında vücuda bir miktar şeker yüklemesi yapılır. Bir süre sonra kan testi yapılarak kandaki şeker seviyesi ölçülür. Şeker seviyesinin belli bir oranın altında olması durumunda tanı konur. [/FONT]
[h=2]Her diyabetli kan şekeri düşüklüğüne aynı şekilde mi cevap verir?[/h][FONT=&quot]Özellikle 60 mg/dl altındaki kan şekeri değerlerine bazı diyabetliler farklı cevap verirler. Yani hipoglisemi belirtilerini daha az fark edebilirler. Örneğin 45 kan şekeri ile herhangi birşey yokmuş gibi dolaşabilirler.[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]

[FONT=&quot]Bu durumun neden kaynaklandığı tam olarak bilinmemekle birlikte uzun insülin kullananlarda daha sık görülmesi, pankreasın kan şekerini yükselten glukagon isimli hormonu salgılamasında sorun olması veya beyindeki algılama merkezlerinin eşiklerinde değişiklik neden olarak düşünülmüştür. Özellikle insan insülini kullanılmaya başladıktan sonra 'hipoglisemik farkındalık' gözlenmeye başlamıştır. Eskiden hayvan insülini kullanırken bu durum daha az görülüyordu.[/FONT]
[h=2]Hipoglisemi tedavisi nasıl olur?[/h][FONT=&quot]Eğer hipoglisemiden şüpheleniyorsanız; yapmanız gereken ilk şey kan şekeri aleti ile şekerinizi ölçmektir. Belirtilerin yanında kan şekeriniz 70 mg/dl'nin altında ise hipoglisemi tedavisine başlamalısınız. Hipoglisemi tok iken oluşmuş ise 2-3 adet kesme şeker ağzınıza atabilir ya da 1 çay bardağı meyve suyu / limonata içebilirsiniz. Eğer ana öğünden 15-30 dakika öncesi hipoglisemi ile karşı karşıya kaldıysanız hemen yemek yiyebilirsiniz. 10-15 dakika içinde herhangi bir değişiklik gözlenmiyor; aksine kötüleşme devam ediyorsa, şeker alımına (aynı miktarda) devam edilmeli. [/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]

[FONT=&quot]Ağızdan gıda alınmayacak seviyedeki hipoglisemi durumunda bilinç kaybı yaşanıyorsa paranteral, glikoz ya da glukagon enjeksiyonu yapılmalıdır. Glukon, kan şekerinin bilinç kaybına neden olacak kadar düştüğü durumlarda uygulanan, karaciğerden kana şeker salınımını uyaran bir ilaçtır. Eğer kişinin kan şekeri düştüğünde bilinç kaybı gelişmiş ise ağızdan hiçbir şekilde herhangi bir şey verilmez. Kişi tedavisini kendi kendine yapamayacağından, tedaviyi yanındaki yakını üstlenmelidir. Bu nedenle glukagon enjeksiyonu yapılışını bizzat hasta yakının öğrenmesi gerekir. Gluklagon eczanelerde kullanıma hazır şekilde bulunur, enjektör içine çekilerek kas içine yapılır. Hipoglisemindeki hastalar genellikle glukagon enjeksiyonuna 15-20 dakika içinde yanıt verir. Eğer bu süre içerisinde hastanın bilinci açılmıyorsa enjeksiyon tekrarlanmalı ve profesyonel yardım alınmalıdır.[/FONT]
[FONT=&quot]
[/FONT]

[FONT=&quot]Hipoglisemi tedavisinde hastalığın belirtilerinin önlenmesi, beyin hasarına yol açmaması ve hipogliseminin tekrarının önlenmesi hedeflenir. Doktor belirli bir tedaviye karar vermeden önce kan şekerinizi düzenli aralıklarla ölçmek isteyebilir. İlaçlı tedavi bazı durumlarda tercih edilse de hasta olan kişinin kendini yönetmeye çalışması ve beslenme düzenine dikkat etmesi daha önemlidir. Ancak bazı durumlarda belirli oranlarda kan şekerini düzenleyen hipoglisemi ilaçları önerilir. İlaçların doktor kontrolünde ve belirtilen oranda kullanılması şarttır. Eğer hiç geçmeyen ve de nedeni çözülemeyen hipoglisemi durumu söz konusu ise pankreasta bir tümör olup olmadığına dair bir araştırma yapılabilir. İyi huylu olsa bile böyle bir tümör insülin sağlamaya devam edeceği için cerrahi bir müdahaleyle alınması söz konusu olabilir.[/FONT]
[h=2]Hipoglisemi neden olur?[/h]
  • Hipogliseminin en önemli nedeni sağlıksız ve düzensiz beslenmedir.
  • Aşırı şeker tüketimi. Enerji vermesi için vücuda alınan şeker kısa süreli çözüm sağlasa da sürekli böyle beslenme ve şekere düşkünlük pankreasın çalışmasını olumsuz etkiler.
  • Besin yetersizliği de hipoglisemiye neden olabilir.
  • Genel olarak sağlıksız bir yaşam tarzı, aşırı yorgunluk ve aşırı alkol tüketimi…
  • Herhangi bir tümör, böbrek ya da karaciğer rahatsızlığı.
  • İnsülini gereğinden fazla almak ya da insülin enjeksiyonlarının yerini değiştirmek.

[h=2]Hipoglisemi diyeti[/h]Hipoglisemiden kaçınmak için en önemli çözüm düzenli ve sağlıklı beslenmelidir. Hipoglisemi tedavisinde özel bir diyet önerilir. Hastaların lif alımını artırması gerekir. Sebze, meyve, kuru baklagil, tahıl ve buğdaydaki sindirilebilir lifleri yeterince almalıdırlar. Et, balık ve tavuk yerken fazla yağlı olanlar tercih edilmemelidir. Tavukların derileri alınmalıdır. Yapışmaz bir tavada ya da ızgarada pişirilmelidir. Ayrıca et, balık ve tavuk kızartılarak değil ızgara olarak pişirilmelidir. Toz şeker, bal, reçel, lokum, pasta ve pastahaneden alınan her türlü tatlı basit karbonhidrat içerir. Basit karbonhidratlar kandaki şeker oranını önemli ölçüde etkiler ve değiştirir. Bu nedenle hastaların bunlardan uzak durması ve kompleks karbonhidratlara yönelmesi gerekir. Tam buğdaylı ürünler, kepekli makarna, esmer pirinç ve baklagiller kompleks karbonhidrat içerir. Hipoglisemi hastaları taze meyveleri tercih etmelidir, meyve suyu bu hastalara önerilmez. Kafein hipogliseminin yol açtığı yorgunluk ve halsizlik hissini ortaya çıkardığı için kafein içeren yiyecek ve içecekler, yani kahve, çikolata ve kola önerilmez.


Tüm hastalara olduğu gibi alkol de, hipoglisemisi olanlara kesinlikle önerilmez. Yağ tüketiminin azaltılması, sık sık ama az oranda yemek yenmesi de hastaların yapması gerekenler arasındadır.
[h=2]Reaktif hipoglisemi nedir?[/h]Eğer ilk lokmayı aldıktan bir süre sonra yapılan şeker yükleme testinden iki saat sonra şeker seviyesi çok yükseliyor ve sonra birdenbire normalin oldukça altına düşüyorsa reaktif hipoglisemi hastası olabilirsiniz. Reaktif hipoglisemi, sürekli dikkat gerektiren kronik bir hastalıktır ve yenilen yiyeceklere bağlı olarak tepkisel bir şeker düşmesidir. Pankreasın düzensiz şekilde yemek yedikten sonra insülin salgılaması ve şeker seviyesini normalin altına indirmesi nedeniyle meydana gelir.
[h=2]Reaktif hipoglisemi nasıl anlaşılır?[/h]Hipoglisemiyle benzer şikayetler yaşansa da en belirgin reaktif hipoglisemi belirtisi yemek yedikten iki - dört saat içinde birdenbire aşırı derece bir açlık ve halsizlik hissedilmesidir. Bu durumlarda tatlı ve şekere aşırı bir düşkünlük yaşanabilir. Bunun yanında aşırı derecede sinirli olma, karamsarlık ve moral bozukluğu da reaktif hipoglisemi belirtileri arasındadır.
[h=2]Beslenme düzeni ve reaktif hipoglisemi[/h]Reaktif hipoglisemi hastalarının da beslenme düzeni önemlidir ve reaktif hipoglisemi diyetiyapmaları gerekir. Hastalar üç saatten fazla aç kalmamalı ve günde altı ya da sekiz öğün yemelidir. Öğünlerinde protein, karbonhidrat ve yağ dengeli biçimde ayarlanmalıdır. Tam tahıllı besinler, kuru baklagiller, sebze ve meyveler gibi posa içeren lifli besinler yeterince alınmalıdır. Yine basit şekerlerden ve aşırı yağlı yiyeceklerden uzak durmak reaktif hipoglisemi diyeti için de temel şarttır. Bunun yanında düzenli bir fiziksel aktivite de diyetle birlikte hastalığın tedavisi için etkilidir.
[h=2]Reaktif hipoglisemi nasıl tedavi edilir?[/h]Diyet ve sporun yanında reaktif hipoglisemi için de insülin düşüren ilaçlar kullanılabilir. İlaçların dozu ve sıklığı kan şekeri seviyesine göre belirlenir. Ancak ilaçlar sadece şeker seviyesini ayarlamaya ve belirtileri azaltmaya yöneliktir. Genel olarak ilaçla tedavi edilen hastalıklar değillerdir. Doktor kontrolünde sürekli ölçümlerin yapılması, verilen diyete uyulması ve günlük yaşantının bu hastalıkların gereğine göre düzenlenmesi gerekir. Ayrıca altta yatan herhangi bir rahatsızlık var mı diye bütün kontrollerin yapılması ve eğer varsa bunun da bir an önce tedavi edilmesi gerekir. Hasta aynı zamanda hayatının kontrolünü eline alınmalı, bütün yaşantısı boyunca sağlıklı beslenmeye dikkat etmeli, spor yapmalı ve kendine iyi bakmalıdır.


Hipoglisemi ve reaktif hipoglisemi hastalarının yanlarında her an şekerli ve tatlı bir şey bulundurmaları gerekir. Ancak bunlar sadece kısa vadeli ve acil durumlar için işe yarayan çözümlerdir. Şeker ihtiyacı için daha çok meyve ve sebze tüketmek ve hazır basit şekerli gıdalardan uzak durmak herkesin yerine getirmesi gereken bir zorunluluktur.